Çetin Ali Aytaç yazdı: Sarıyer’de ithal aday tutmaz!

Sarıyer Son Baskı Gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Çetin Ali Aytaç, Sarıyer’deki yerel seçim sürecini değerlendirdi.

Türkiye Cumhuriyeti, belki de tarihinin en kritik yerel seçimlerinden birine hazırlanıyor. 16 Nisan 2017’deki tartışmalı referandumla Türkiye‘deki rejimi değiştiren AKP iktidarı, Mayıs 2023 seçimlerinde kaybetme ihtimali çok yüksek olan seçimleri, muhalefetin çok büyük hatalarıyla mucizevi bir şekilde, 2. turda yüzde 52’lik bir oy oranıyla, yani az bir farkla kazanmıştı. Her seçim olduğu gibi Türkiye’nin kader seçimleri denen seçimlerinden biriydi bu seçim…

***

Mayıs 2023 seçimlerinden sonra muhafelet, Türkiye’yi daha güçlü bir parlamenter sisteme kavuşturmak, güçlü bir demokrasi anlayışı ile yönetmek isterken iktidar, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini, yeni tek adam rejimini daha da güçlendirmek istiyordu.

***

Muhalefet algıyı kıramadı, iktidar cephesi yıllardır süregelen din ve milliyetçilik sloganları ile her şeye rağmen az bir farkla seçimi kazandı. Seçime bir kala seçmeni kendi çemberine alan AKP iktidarı, seçimden sadece günler sonra kendisine oy veren bir grup seçmenin pişmanlığı ile karşı karşıya kaldı.

***

AKP artık tükendi. AKP iktidarı son demlerini oynuyor. Ancak muhalefetin kendi iç çekişmesi, ya da iktidar cephesinin muhalefeti karıştıran hamleleri, iktidarın ömrünü az da olsa uzatıyor. Peki, iktidar cephesinin ömrünü uzatan, sadece muhalefeti karıştırmayı başaran iktidar hamleleri mi? Elbetteki hayır!

***

Muhalefetin içerisinde son yıllarda iktidarın yaptığı siyasetten iştahlanan bir grup türedi. Bu grup, muhalefetten memnun olmakla beraber, iktidar olmak yerine muhalefette az sayıda kontrolü altına aldığı belediyelerle mutlu azınlık olmayı tercih etti. Bu çıkarcı kafaların derdi, iktidarın ülkede değiştireceği sistem, rafa kaldıracağı demokrasi değil, menfaatleri oldu.

***

Seneler önce sen yazma, partilisin, gelecek siyasetine zarar verirsin diyorlardı. Bana zarar verirsin diyenlerin hepsi, CHP’ye, muhalefete öyle zararlar verdi ki, çıkarları ülke menfaatlerinin önüne geçti.

***

Gelelim, Türkiye siyasetini, İstanbul siyasetini yakından ilgilendiren siyasete, anlayışa… Şahsımın, yani gazetemin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığımın çok çok ötesinde ülkemin geleceği, tam bağımsız laik Türkiye Cumhuriyetinin durumu, her şeyin ötesindedir. Ülkemizin geleceğiyle ilgili kaygı duyan bizlere hep fedakarlık yaptırdılar. Ülkenin geleceği için bari oy ver diyerek, zaman zaman bazı bölgelerde hiç olmayacak isimlere oy vermemize neden oldular.

***

Ancak! Artık, özellikle Mayıs 2023 seçimlerinden sonraki yaşanan süreçlerde halkın, dayatmaya tahammülü kalmadığı ortaya çıkmıştır. Kimse, birinin adamı, bilmem ne şahsa yakın diye kimseye oy vermeyecektir. Çünkü muhalefet, yaptığı sıra gelen hatalarla halk nezdinde kredisini tüketmiştir. Artık tek yapacağı iş; benim adamım demeden halkın sesine yüzde yüz kulak vermek olacaktır.

***

Sarıyer yerel seçimleri; önce İstanbul’un, sonra da Türkiye’nin kaderini belirleyecektir. Sarıyer’e dışardan ithal bir aday, ya da ilçe ilçe gezip, kendi azınlık grubuyla iştahlı, menfaatli siyaset yapan, yaptığı siyasetin karşılığında gram halk olmayan isimler adaylaşma noktasına gelirse, can çekişen iktidar, muhalefetin egoist, ülke geleceğini görmezden gelen hamlesiyle can suyu bulacaktır.

***

Türkiye artık iktidarın belirlediği bir siyasetle değil, muhalefetin belirlediği, ya da belirleyeceği bir anlayış ve felsefe ile siyasi bir yöne doğru  evrilmektedir. Yani 2019 seçimlerinde bir başarı yakalayan muhalefet, bu başarının üstüne çıkmayı başarırsa, iktidarı artık iyice köşeye sıkıştıran bir siyaset yaptığını ortaya koymuş bir yapıya büründüğünü ispat etmiş olacaktır. Yerel seçimlerdeki olası kayıp ise bitmiş, tükenmiş olan iktidara karşı hediye bir seçim olacaktır.

***

31 Mart 2024’teki Sarıyer seçimleri, bir nevi Türkiye’nin kaderi olacaktır. Bu seçimler, ya hırsı aklının önüne geçen, çevresindeki büyük yanlışları bile görmezden gelip yok sayan, azınlık kalmayı tercih eden siyasetçilerin olacak, ya da  aday adaylığı açıklandığı andan itibaren örgütün nefretini almamış, güvenini kazanmış, halk nezdinde güven kazanmış, hem Sarıyer’e, hem İstanbul’a, hem de Türkiye’ye kazandırmış isimlerin dönemi olacaktır.

***

Hırsınız, aklınızın önüne geçmesin. Türkiye’yi düşünün, ülkenin geleceğini düşünün. 2 yıl sonraki kongrenin değil, 10-20 yıllık ülkenin geleceği üzerine hesap yapın. Ya parti içerisinde kısa vadede kral çıplak olursunuz, ya da uzun zamanda ülkenin kahramanı olursunuz.

***

Ülkenin, halkın menfaatlerini kişisel menfaatlerinin üzerinde tutanlara selam olsun! Kimse unutmasın ki, Sarıyer’de ithal aday tutmaz! Halka samimi olan, halktan gelen aday Sarıyer’de başarılı olmuştur ve olmaya da devam edecektir.