Psikolog Sinem Taşyaran Unan: Hangimiz “Şimdiki Zaman”dayız?

Hayatlarımızın çok büyük bir çoğunluğunda aklımız şu anın dışında geziniyor. Bazı araştırmalar bu çoğunluk zaman dilimini %80’den fazla olarak yazıyor. Yani, hayatımızın %80’inden fazlasında ya geçmişi düşünüyoruz ya da geleceği. Var olduğumuz, içinde bulunduğumuz an ise, biz farkına bile varmadan geçmiş zaman dilimine gidiyor. 

Peki ya her anımızın farkına vararak yaşamak nasıl olurdu? “Şimdi kalemi elime alıyorum. Kalemi elime aldığımı düşünüyorum. Yazı yazıyorum ve sesleri işitiyorum ve tekrar yazı yazmaya odaklanıyorum. Çayımdan bir yudum alıyorum ve çayın damağımda bıraktığı tadı ne kadar sevdiğimi fark ediyorum. Çayı yutuyorum, boğazımdaki sıcaklığını…” Bunları okurken bile yorucu geliyor insana! 

Bilirkişiler ‘anda kalın, her anın farkına varın’ diyor, an’da kalmaksa sandığımızdan çok daha zor. Peki, bu bilirkişiler “an’da kalın” derken gerçekte neyi kastediyor olabilir? 

Bilinçli farklındalık, meditasyon ve yoga gün geçtikçe yaygınlaşıyor. Benim üstünde durmak istediğim konu ise bunlarla alakalı değil aslında. Ben bir Bilişsel Davranışçı Terapist olarak, an’da kalmayı farklı yorumluyorum. “Şu anda aklından neler geçiyor? Şu anda ne hissediyorsun? Bedeninde nasıl değişimler oluyor?” Sorularını yönelterek an’da olmayı ve an’ın farkına varmayı hedefliyorum. 

Haydi bir örnek verelim;

Bir arkadaşınız başından geçen bir olayı sizinle paylaşıyor, siz de onu dinliyorsunuz. Söylediği bir cümle size eskiden yaşadığınız bir olayı anımsattı. O dakikadan sonra odağınız nerede olur? Siz de hemen kendi anınızı anlatmaya başlar mısınız, yoksa aklınızın bi köşesinde anılarınız akmaya devam ederken arkadaşınızı dinlemeye mi çalışırsınız? 

Eğer kendinizi eskiden yaşadığınız o olaya kaptırırsanız, arkadaşınız odak noktanız olmaktan çıkar ve geçmişe takılıp kalırsınız. Eğer hemen sözü siz alırsanız, yine arkadaşınız odak noktanız olmaktan çıkar ve kendi geçmişinizi bugüne taşımış olursunuz. Eğer gerçekten arkadaşınızı can kulağıyla dinliyorsanız, eskiden yaşadığınız olayın zihninize gelip geçmesi sadece birkaç saniye sürer.

Sözün özü, hangi zaman dilimine önem verirseniz, hayatınızın odak noktası da o zaman dilimi olur. Geçmişe takılırsanız geçmiş, geleceğe takılırsanız belirsizlikte yaşarsınız. Şimdiki zamana takılırsanız da, farkında olarak yaşarsınız.

Tercih sizin.