Connect with us

Genel

Sarıyer’de Türkiye’nin tapusu Lozan’ın 97. yılı kutlandı

Published

on

blank

Sarıyer’de yasaklara rağmen Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tapusu Lozan Antlaşması’nın 97. yılı, siyasi partilerin, bazı sivil toplum örgütlerinin ve de birçok vatandaşın katılımıyla kutlandı.

Sarıyer’de Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tapusu Lozan Antlaşması’nın 97. yılı büyük bir coşkuyla kutlandı. ADD Sarıyer’in çağrısıyla Atatürk Anıtı önünde yapılacak olan kutlamaya Sarıyer İlçe Emniyet Müdürlüğü izin vermedi. Kutlamaya katılan birçok kişi bu duruma tepki gösterdi ve alanda sadece fotoğraf çektirdi. Daha sonra ise Sarıyer Merkez Camisi’nin yanındaki alana geçildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan kutlamaya kardeşinin vefatı dolayısı ile ADD Sarıyer Şube Başkanı Fahrettin Serdaroğlu ise katılamadı.

SİYASİ PARTİLER VE STK’LAR KATILDI

Lozan Antlaşması’nın 97. yılı kutlamasına CHP Sarıyer ilçe yöneticileri ile CHP Sarıyer Kadın Kolları Başkanı Sunay Sevinç, ADD Sarıyer yöneticileri, ÇYDD Sarıyer Şube Başkanı Gül Çağlayan, Sarıyerliler Derneği Başkanı Hayati Kaptanoğlu, Sarıyer Lozan Mübadilleri Derneği Başkanı Zehra Filiz Yerebasmaz ve yöneticileri, Sarıyer eski Belediye Başkan Yardımcısı Adnan Ayber ve birçok vatandaş katılım sağladı. Alanda sık sık “Türkiye laiktir, laik kalacak” ve “Yaşasın tam bağımsız Türkiye” sloganları atıldı.

KILINÇ SİTEM ETTİ

Lozan Antlaşması’nın 97. yılı kutlamalarında ilk basın açıklamasını, kardeşi vefat ettiği için kutlamaya katılamayan ADD Sarıyer Şube Başkanı Fahrettin Serdaroğlu yerine ADD Sarıyer yöneticisi Mehmet Kılınç gerçekleştirdi. Kılınç sözlerine başlamadan önce, kutlamanın Atatürk Anıtı önünde yapılmasına izin verilmemesine tepki gösterdi. Ardından ADD Genel Merkezi’nin basın açıklamasını okudu. Yapılan açıklamada, “Lozan Barış Antlaşması ile demokratik, laik, hukukun üstünlüğüne dayalı, çağdaş, üniter bir devlet olan Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli atılmıştır. Lozan bu yönü ile anayasada da vurgulandığı gibi teklif dahil edilemeyen niteliklerin zeminini oluşturuyor. Son yıllarda yalan ve sahte tarih yazma gayretleri hız kazandı. Lozan’ın ve Türkiye Cumhuriyeti’nin mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile yol arkadaşı İsmet İnönü’ye yönelik çirkin saldırıların nedeni budur. Lozan karşıtlığı bölünmek, parçalanmak ve emperyalizme yem olmaktır. Atatürk’ün kurduğu ulus devlet modelinin çağdaş kazanımlarının ve cumhuriyetin niteliklerinin tasfiye edilmesidir. Hilafet ve saltanatın geri getirilmek istenmesidir. Milli egemenlik yerine saray ve hanedan hakimiyetini kabul ettirmektir. Millilik yerine ümmetçiliktir. Bölücü, gerici, işbirlikçi, cemaatçi, tarikatçı, PKK ve FETÖ gibi yapılanmalara göz yummaktır.

Lozan, cumhuriyetimizin ve milletimizin dayandığı en güçlü siyasi, hukuki temeldir. Bu temelle oynamak Türkiye Cumhuriyeti’ni sarsılması ve yıkılmasıdır. Milletimizin ayrıştırılması, kamplaştırılması ve kutuplaştırılmasıdır. Buna izin vermeyeceğiz. Lozan karşıtlarının yürüttüğü sinsi politikalara seyirci kalmadık, kalmayacağız. Lozan’ın 97. yıldönümünde Atatürk’ün, İsmet İnönü’nün, milli kahramanlarımızın, devrim ve demokrasi şehitlerimizin manevi huzurunda bir kez daha ant içiyoruz. Uyarıyoruz! Lozan karşıtlığı Sevr yandaşlığıdır. Orta çağ karanlığına teslim olmaktır.” denildi.

Ardından sözü Sarıyer Lozan Mübadilleri Derneği Başkanı Zehra Filiz Yerebasmaz aldı. Yerebasmaz, “24 Temmuz, Lozan Barış Bayramı’dır. Hepimize kutlu olsun. Atatürk, Nutuk’ta Lozan için ‘Bu anlaşma Türk Milleti aleyhine asırlardan beri hazırlanmış ve Sevr Anlaşması ile tamamlandığı zannedilen büyük bir suikastın yıkılışını ifade eden bir belgedir’ ifadelerini kullandı. Osmanlı tarihinde benzeri görülmemiş siyasi ve diplomatik bir zaferdir. Bu zaferin temelini Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde kazanılan Kurtuluş Savaşı oluşturur. Fakat Lozan zaferinde Türkleri siyaset sahnesinden silmek isteyen emperyalist güçler karşısında kaya gibi direnç gösteren, müzakereleri büyük bir diplomatik başarı ile sonuçlandıran İsmet İnönü’nün katkısı çok büyük. Bu anlaşma Türkiye Cumhuriyeti’nin tapusudur. Bugün Lozan’ı tartışmaya açmanın kabul edilebilir bir tarafı yoktur. Bunda art niyet aramak gerekiyor.

Batılı devletler Türklere karşı boyun eğdiler. İngiltere’nin eski Başbakanı Winston Churchill bununla ilgili hatıratında şöyle yazdı; ‘Lozan Anlaşması, Sevr Anlaşması ile yapılmak istenenin tam tersini gerçekleştirmiştir. Türklere kendi barış koşullarını dayatmak ve Türk Ulusunu tahrip etmek isteyen büyük devletler, şimdi Türklere boyun eğmek durumunda kalmışlardır.’ Bu nedenle asılsız iddialar ile Atatürk’ü ve İsmet İnönü’yü itibarsızlaştırma girişimlerini etik bulmuyor, kınıyoruz. Bu yıl 30 Ocak’ta Lozan Mübadelesi’nin yıldönümünde tüm mübadil kuruluşları olarak yaptığımız ortak açıklamada, 1923 yılından itibaren 1950’li yılların ortasına kadar Lozan Sulh Bayramı olarak kutlanan 24 Temmuz’un Lozan Barış Bayramı olarak ilan edilmesini, resmen kutlamak istediğimizi TBMM’ye, siyasi partilere, milletvekillerine ve STK’lara ilettik.

Ben bir mübadil torunuyum. Atalarım, savaşın en acımasız yüzü ile karşılaştı. Vatan bildikleri topraklarını bir gecede terk etmek zorunda kaldılar. Atatürk’ün ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’ sözünü ülkeyi yönetenlere hatırlatmak istiyorum. Lozan Barış Antlaşması, başta TBMM üyeleri ve hükümeti olmak üzere Mustafa Kemal Atatürk’ün, konferansta Türkiye’nin baş delegesi ve Dışişleri Bakanı İsmet İnönü’nün, heyette yer alan Rıza Nur, Hasan Bey ile tüm delegelerin ve Türk halkının zaferidir. Aziz hatıraları önünde minnet ve şükranla eğiliyorum.” dedi.

Son konuşmacı ise CHP Sarıyer İlçe Başkan Yardımcısı Metin Güner oldu. Güner, “23 Temmuz 1919’da bir ulusun kaderini omuzlarında taşıyan birkaç vatansever, Erzurum Kongresi’nde tüm olumsuz şartlara rağmen manda ve himaye kabul edilemez iradesini ortaya koydu. Bundan tam 4 yıl sonra 24 Temmuz 1923 yılında bu iradeyi ortaya koyanlar Lozan’da tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu belgesini elde ettiler. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Lozan Barış Antlaşması’nı Türk Milleti aleyhine asırlardır süre gelen ve Sevr Anlaşması ile tamamlandığı düşünülen bir suikastın yıkılışı olduğunu ifade eder. Bu anlaşma ile kapitülasyonlar, boğazlar sorunu, savaş tazminatları, Osmanlı’dan kalma borçlar, azınlıkların ve patrikhanelerin durumu gibi ülkemiz açısından çok önem arz eden konular görüşülerek sonuca bağlandı veya ilerleyen süreçte ülkemiz lehine sonuçlandırıldı. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu belgesi olarak kabul edilen Lozan Barış Anlaşması’nda emeği geçen Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşı İsmet İnönü, dönemin siyasetçi ve bürokratlarına ve Türk istiklal savaşının kahraman askerlerine şükranlarımızı sunuyoruz. Anlaşmanın 97. yıldönümü kutlu olsun. Yaşasın tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti” ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından, “Türkiye laiktir, laik kalacak” sloganlarıyla kutlama sona erdi.

blank