Türk yargısının bağımsızlığı ve etkinliği daha da zayıflatılıyor

TBMM Genel Kurulu’nda hafta sonu kabul edilen çoklu baro sistemini öngören yasal düzenleme, yabancı basının da dikkatini çekti. Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün’ün görüşüne yer veren Financial Times gazetesi, Türkiye’de yargının bağımsızlığının etkisizleştirileceğini yazdı. Av. Gün gazeteye verdiği demeçte, “Avukatlar yargının en bağımsız kısmıdır ve bağımsızlıklarının etkisi azaltılıyor. Bu değişiklikler Türk yargısının bağımsızlığını ve etkinliğini daha da zayıflatacak” dedi.

Kararın idarenin bütünlüğü ilkesine zarar verecek, zamanla ülkemizin bekasına yönelik tehditler oluşmasına neden olabilecek nitelikte olacağını savunan Av. Gün, bağımsız ve tarafsız yargının 3 kurucu unsurundan “bağımsız savunma” ayağının bütünlüğünün bozulmasının, yargı gücünün bağımsız işlevini zedeleyerek; avukatlara verilmiş olan “hukukun üstünlüğünü ve temel insan haklarını savunma” görevinin ciddi şekilde aksayabileceğini söylüyor. Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları arasındaki baroların, ülkemizin ileri ve örnek demokratik kuruluşları haline getirilmesini başından beri desteklediklerini belirten Av. Mehmet Gün, kabul edilen yasal düzenleme öncesinde konuyla ilgili şu önerilerde bulunmuştu:

Büyük illerde çoklu baro getirmek yerine belirli ölçütleri aşan barolarda ihtiyaca orantılı olarak organları veya üyelerinin sayısını artırmak, komisyonlar, semt veya adliyelerden sorumlu başkan yardımcıları oluşturmak, yönetim görevlerini tam zamanlı ve ücretli hale getirmek gibi yöntemler üzerinde anlaşılmalıdır. Birlik Genel Kurulu ve delegelik sistemi Avukatlık kanunundan ve diğer tüm kanunlardan ilga edilmelidir. Temel işlevi birlik başkanını ve organlarını seçmekten ibaret olan, mesleğe kayda değer bir faydası olmayıp kaynakların israfına neden olan, demokratik yönetimi bozuşturan genel kurul ve delegelik sistemi bütün kanunlardan ilga edilmelidir. Türkiye Barolar Birliğinin başkanını ve organlarının üyelerini – il baro seçimlerinde olduğu gibi – delegeler değil, bütün avukatlar seçmelidir. Türkiye Barolar Birliği Başkanı ve il barolarının başkanları, Cumhurbaşkanlığı seçiminde olduğu gibi iki turlu seçimlerle seçilmelidir. Seçimlerde seçmen iradesini sakatlayan ya da dizayn etmeye yarayan blok listeler, benzer yöntemler ve uygulamalar yasaklanmalıdır.