Connect with us

Genel

Yalınkılıç: 14 Mayıs’ta Türkiye’ye yeniden bahar gelecek

Published

on

blank

CHP İstanbul 2. Bölge Milletvekili Aday Adayı Sevim Yalınkılıç, gazetemizin sorularını yanıtladı. Yalınkılıç, “Hak, hukuk mücadelemizi iktidarımızla taçlandıracağız. 14 Mayıs’ta Türkiye’ye yeniden bahar gelecek.” diye konuştu.

5 yıl boyunca CHP Sarıyer İlçe Başkanı olarak görev yapan, 14 Mayıs 2023’te yapılacak genel seçimlerde milletvekili aday adayı olabilmek için ilçe başkanlığı görevinden istifa eden Sevim Yalınkılıç, gazetemizin İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Çetin Ali Aytaç’ın sorularını yanıtladı. Yalınkılıç, “Mecliste büyük çoğunluğu almamız gerekiyor. Bu anlamda da herkesin, Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na oy verirken, mecliste de yine CHP’ye oy vermesi gerektiğinin çağrısını yapıyorum. Çünkü bizim meclis çoğunluğunu ele geçirmemiz gerekiyor. Mecliste birinci parti olmamız gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

İşte CHP İstanbul 2. Bölge Milletvekili Aday Adayı Sevim Yalınkılıç ile gerçekleştirdiğimiz çok özel röportaj:

5 yıl boyunca CHP Sarıyer İlçe Başkanı olarak görev yaptınız. Bu süreçte Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçiminin yanı sıra, bir yerel seçim, bir de İBB’nin tekrarlanan seçim sürecini yaşadınız. Yani toplamda 3 seçim süreci görmüş oldunuz. Ve şimdi yeni bir Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimi sürecine girdik. Siz de bu seçime yine ilçe başkanı olarak gidecekken, bu süreçte milletvekili aday adayı olabilmek için ilçe başkanlığı görevinden istifa ettiniz. Bize biraz bu yola çıkış sürecini anlatır mısınız?

5 yıl önce ilçe başkanlığı sürecim başladı. Arkasından bir genel seçim ve tekrarlanan İBB seçimi ile iki yerel seçim süreci, toplamda üç seçim süreci yaşadım. Bu seçimlerden de CHP Sarıyer İlçe Başkanlığı olarak güzel başarılarla çıktık. Güzel bir seçim süreçleri yaşadık. Ve en güzelini de yerel seçimde yaşadık. Tabi ki, o süreçten sonra tam 3.5 yıllık bir zaman geçti. O süreçten bu yana ise daha çok örgütlenme anlamında çalışmalarımızı sürdürdük. Özellikle bu öbek örgütlenmesi çalışması ile Genel Başkanımızın “Aile Destekleri Sigortası” projesi ile ilgili çalışmalar gerçekleştirdik. Bu süreçte her evin kapısını çalıp, her eve girmiştik. Biz bu çalışmaları seçim gelmeden yaptık. Ve 5 yılın sonunda da uzun süredir heyecanla beklediğimiz genel seçim sürecine girdik. Artık ülkede değişimin yaşanacağı seçimlerin kararı alındı. Ben de bu süreçte ‘ülkeme hangi noktada katkı sunabilirim’ diye düşündüm. Ülkemizin aslında çok geniş kaynakları var. Ancak 21 yıllık AKP iktidarı bu kaynakları sadece yandaşlarına aktardı. Ülke adına zor günler yaşandı. Eğitim çöktü, tarım bitti, ekonomi çöktü, dış politikada da yine kötü durumdayız. Bu süreçte demokrasi adına, özgürlük adına, hakça ve hukukça paylaşım adına, yaşadığımız bu zor günleri geride bırakmak için Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanı Adayımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun liderliğinde ve Altılı Masa’daki ortaklarımızla birlikte Türkiye’de herkesin onuruna yakışır bir hayat sürdüğü, kadınların ve çocukların geleceğe umutla baktığı bir ülke olalım istiyoruz. Ve bunu Cumhurbaşkanı Adayımız Kemal Kılıçdaroğlu ile başarıcağımıza inancım tamdır. Ben de bu süreçte az önce kendime sorduğum sorudan yola çıkarak, bu umudu nasıl daha fazla büyütebiliriz diyerek, daha adil bir yaşam için milletvekili aday adaylığı başvurusunda bulunarak yola çıktım.

“PARTİM İÇİN SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEĞİM”

Milletvekili Aday Adayı olduktan sonra şansınızı nasıl görüyorsunuz?

Örgütten gelen bir insanım. 5 yıl ilçe başkanlığı yaptım. Onun öncesinde temayül yoklamasından birinci sırada çıkarak Sarıyer Belediyesi ve İBB Meclis Üyesi oldum. Onun da öncesinde, tam 13 yıl önce CHP Sarıyer Kadın Kolları’nda aktif görevlerde bulunarak çalışmalara başladım. İlçe binamızın kapısından içeri girdiğimden bu yana hiç durmadım. İlçemin birçok komisyonunda görev aldım, parti okulunda çalıştım. Bu süreçlerden itibaren birçok seçim tecrübemde oluştu. Örgütümün vicdanına güvenen bir insanım. Partime milletvekili olarak canı gönülden hizmet edeceğime yürekten inanıyorum. Ve bu anlamda da, kendimi şanslı görüyorum. Kadınlarla ve gençlerle birlikte yol yürüyerek çok büyük bir çaba vermiş bir insanım. Tabi bu arada Genel Başkanımızın yapacağı listeye de saygı duyuyorum. Neticede ülkemiz adına bu seçimler çok önemlidir. Ne olursa olsun ben partiliyim ve partim için sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğim. Elbette dileğim ve isteğim, milletvekili olarak katkımı vermektir.

“TEMAYÜL YOKLAMASI YAPMAYA ZAMANIMIZ KALMADI”

Az önce 2014 yılındaki temayül yoklamasından birinci çıktığınızı ifade ettiniz. Bu süreçte de sizce bir ön seçim veya temayül yoklaması olmalı mıydı?

Biz her şeyden önce demokratik bir partiyiz. Temayül yoklaması için parti kurullarından daha önce görüş alındı. Yani baktığınız da açıkçası zaman yok. Biz bu süreçte sadece seçime kilitlendik. Bütün enerjimizi sadece bu iktidarı göndermek adına harcayacağız. O yüzden temayül yoklaması yapmaya zamanımız kalmadı.

5 yıldır ilçe başkanı olarak sokağın nabzını yokladınız. Şimdi ise Milletvekili Aday Adayı olarak yine sokağın nabzını yoklamaktasınız. Sokaktaki havayı nasıl görüyorsunuz?

Toplumda ciddi anlamda bir değişim rüzgarı esiyor. Özellikle hep sokakta olan biri olarak son 3 yılda bu değişimi fazlasıyla görüyorum. Vatandaş artık AKP’nin gitmesini istiyor. Huzurlu, mutlu bir Türkiye sabahına uyanmak istiyor. Daha önce AKP’ye oy verip sonrasında kararsız olanlarda da bunu görüyoruz. Yıllardır süren o kutuplaşma havası son dönemde iyice kırıldı. Herkes geleceğe güvenle baktığı bir ülke görmek istiyor. Özellikle gençler aşını, parasını büyütmek istiyor. Ancak onu da bu iktidarla yapamayacağını görüyor. Dolayısıyla demokrasinin, adaletin daha iyi işleyebilmesi adına sokakta vatandaşlarımızın yönünü Cumhuriyet Halk Partisi’ne çevirdiğini görüyorum. Ve biz bu seçimi ilk turda alacağız. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı yapacağız.

“MECLİSTE BİRİNCİ PARTİ OLMAMIZ GEREKİYOR”

Sizce meclis yapısı nasıl oluşur?

Mecliste büyük çoğunluğu almamız gerekiyor. Bu anlamda da herkesin, Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na oy verirken, mecliste de yine CHP’ye oy vermesi gerektiğinin çağrısını yapıyorum. Çünkü bizim meclis çoğunluğunu ele geçirmemiz gerekiyor. Mecliste birinci parti olmamız gerekiyor. Bölgesel oylarda bu anlamda çok önemlidir.

“YAŞANAN EKONOMİK KRİZİ, SECCADEYİ KULLANARAK YOK SAYAMAZLAR”

Ekonomik kriz, AKP’nin seccade üzerinden dahil olmak üzere tüm seçim stratejilerini bozdu mu?

Bu son manevi duygular üzerinden yapılan algı operasyonu tutmadı. Yaşanan ekonomik krizi, adaletsizliği, demokrasiye vurulan hançeri, her türlü kötülüğü seccadeyi kullanarak yok sayacaklarını düşünüyorlarsa yanılıyorlar. Her şey apaçık ortadadır. Hepimizin inancı var. Herkes inancını özgür bir şekilde yaşamalıdır. Türkiye laik bir ülkedir. Zaten bizim en büyük sıkıntımız, dinin siyasete, okula ve kışlaya girmesidir. Ekonomik kriz, geleceğe güvenle ve özgürce bakabilmek, ülkemizin en büyük meselesidir. Hayat pahalılığı apaçık ortadadır. Süt 30 liraya çıkmışsa asgari ücretle geçinen vatandaş bu sütü çocuğuna nasıl alıp içirebilecek. Başta da söylediğim gibi, ülkemizin kaynakları çok geniş; ama yeter ki hakça, eşitçe paylaşılsın. Bunu da ancak ve ancak adil düzeni sağlayarak, halkın iktidarında yapabiliriz. O yüzden diyorum ki; din, din adamlarının işidir.

“PARTİMİZDE KADINLARIN DAHA FAZLA SÖZ SÖYLECEĞİ BİR DÖNEM OLACAKTIR”

CHP’nin geçen dönem İstanbul ikinci bölgede seçilen 8 milletvekili arasında kadın bir vekile yer verilmedi. Kadın milletvekili aday adayı olarak, sizce bu dönem seçilecek sıralardan kaç kadın aday olmalıdır?

Genel Başkanımız kadınların temsiliyetine çok fazlasıyla önem veriyor. Zaten biliyorsunuz ki parti tüzüğümüzde cinsiyet kotamız var. Dolayısıyla partimizde bu dönem, kadınların daha fazla söz söyleyeceği bir dönem olacaktır. Hak, hukuk mücadelemizi iktidarımızla taçlandıracağız. 14 Mayıs’ta Türkiye’ye yeniden bahar gelecek.