Connect with us

Genel

Hasan Saim Öztürk: Yeni Anayasa hangi koşullarda yapılır?

Published

on

blank
Anayasalar insanoğlunun güç kullanma yetkisini verdiği devletle birlikte ortaya çıkan hukuk düzenlemeleridir. Devleti ve toplumu ilgilendiren hukuk kuralları ihtiyacı nedeniyle hayata geçmeye başlamıştır Anayasalar… İlk Anayasal kurallara Orta-Doğuda M.Ö. 1800’lü yıllarda dünyaya gelen ve Babil İmparatorluğu’nda 41 yıl hüküm süren Hammurabi döneminde rastlıyoruz. Devletin yönetimine ait hukuk kuralları tabletlerde yazılı olarak yer bulmaya başladığı bir dönemdir o yıllar.
***
Aradan geçen 3000 bin yıldan sonra ilk Anayasa niteliğindeki yazılı metne İngiltere M.S. 1215 yılında Kral Yurtsuz John ile tebaası arasındaki Magna-Carta libertatum (büyük özgürlük bildirgesinde) daha sonra ABD’nin 7 maddelik 1781 ve Fransa’nın 1791 Anayasalarında rastlıyoruz. Bu Anayasalar yönetenlerin ve yönetilenlerin karşılıklı hak ve yetkilerini düzenlemiştir. Doğudaki Osmanlı ilk kez 1876’da Anayasayla tanışmıştır. Cumhuriyet döneminde 1921, 1924, 1961, 1982 Anayasalarımız devrimler ya da darbelerden yola çıkılarak yapılmıştır.
***
Anayasalar tarih boyunca bakıldığında hep bir toplumsal olay ya da devrim sonunda toplumu ve devleti yeni hedeflere yöneltmek için konulan ilkeler ve güncel duruma göre hazırlanmış, yönetim biçimiyle yönetilenler arasındaki ilişkiyi, kuvvetlerin ya da güçlerin dağılımını esas almıştır. İhtiyaçlara göre ve çoğu zamanda egemenlerin isteklerine göre şekillenmistir Anayasalar…
***
Günümüzde de bir Yeni Anayasa tartışması var. Artık yerini pekiştiren ve 21+5 yıla aday bir iktidarın toplumu yeniden şekillendirmek arzusunda olduğunu görüyoruz. Elbetteki Anayasalar sonsuz geçerli yasa metinleri değildir. Ama önemli olan önce ihtiyaç konularında mutabakat sağlanması sonrasında insan haklarını, hukuku, adaleti, demokrasiyi, sosyal devleti esas alan özgürlükler ve çağdaşlık temeline dayalı olması gereklidir. Yoksa hukuk devletini kıskaca almış, insan haklarını hiçe saymış, kuvvetleri tek elde toplamış bir yönetim biçimini sürdüren  anayasaya zaten ihtiyacımız yoktur. Belki toplumu ileri demokrasiye ve hukuk devletine kavuşturacak bir Anayasaya evet diyebiliriz.

Click to comment

Bir Cevap Yazın