Connect with us

Genel

Hasan Saim Öztürk: Yeni yıl için yeni umutlar

Published

on

blank

Yeni yıl yaklaşırken hemen hepimiz yakın geçmişin muhasebesini yapar ve iyi gitmeyen ya da memnun olmadıklarımızı düşünerek umutları tazeleriz. Özellikle 16 Nisan 2017’den sonra ülkemizde yapılan Anayasa değişikliği ve ondan iki yıl sonra ortaya çıkan pandemi koşullarının zayıf olan ülke ekonomisinde bir deprem etkisi yaratması nedeniyle ciddi bir enflasyon ve ekonomik krizle karşılaştık. Uluslararası camiada kişi başına yıllık 20 bin doların üstünde geliri olan çağdaş ve organize toplumlar bu krizden %10 oranında etkilenirken ve ufak tefek sıyrıklarla bu kazayı atlatırken biz %150’ler üstünde enflasyonla ölümcül bir kaza geçirdik ve çarpıldık. Adeta komaya girdik. Özellikle düşük gelir grupları, işsizler, yoksullar, emekliler ve konutsuzlar bu ağır ekonomik krizden ölümcül yara aldılar ve yaşam mücadelesi veriyorlar.

***

Yeni yıl yaklaşırken bu ağır ve ölümcül ekonomik krizin nedenleri tartışılıyor ve krizden çıkış yolları konusunda topluma muhtelif reçeteler sunuluyor. Mevcut yönetim ve siyasi iktidar biz bu işi çözeriz diyor, ama hiçbir somut, bilimsel ve akla dayalı bir reçete sunamıyor. Ülkeye 2002’den sonra girmiş olan yabancı sermayeyi alınan borç ve kaynakları bol keseden ve şaibeli şekilde harcayıp yanlış tercihle üretim dışı betona yatıranlar şimdi para bulmak için yazın öten ağustos böcekleri gibi bu defa doğal zenginlikleri olan Arap Kabileleri peşinde dolaşıyorlar. Çünkü daha önce AB kapısında dolaşıp havai fişeklerle Avrupa’ya dönük mesajlar verenlerin inandırıcılığı kalmadı batıda. Ayrıca ülkenin satılan varlıklarından elde edilen milyarlarca dolar bu kez yanlış politikalar sonunda sığınmacılara harcanıp heba edildi.

***

Yeni yılda yani Cumhuriyet’in 100’üncü yıldönümünde bir seçim var yasalarımıza göre. Hem Cumhurbaşkanını hem de Parlamentoyu seçecek halkımız. Acaba bütün bu olanlardan etkilenen seçmenler mevcut sisteme güven oyu verip aynı koşulların devamını kabul mu edecek, yoksa bu ağır ekonomik koşulları bertaraf edecek ya da etme vaadinde bulunan yeni bir siyasi anlayışa geçit mi verecek. Mantık ve eşyanın tabiatına bakarsak bu koşullardan zarar görenlerin bu sistemin devamından yana olmayı kabul etmeleri akla yakın gözükmüyor. Ama burada bir sorun var.Acaba yenilikçiler ve sistemi restore etmek isteyen dönüşümcüler halka ne kadar yakınlar,ya da halka ulaşabilmek için gerekli organizasyonları ve becerileri var mı? Çünkü günümüz siyasetindeki algı cambazları karnı aç olan bir insanda tokluk duygusu oluşturarak kendilerini başarılı gösterme becerisine sahipler. Bu konuda mevcut siyasi iktidar çokbecerikli ve mahir. Çünkü ellerindeki malzeme ucuz ve herkesin anlayabileceği dış düşmanlar, din düşmanları, teröristler, beka sorunu yerli ve milli olmayanlar sloganları… Bu duygular okşanınca halkımızın karnı doymasa da doymuş gibi oluyor.

***

Ama bu defa ayağı suya ermiş, rakibini iyi tanıyan, ülke sorunlarının farkında, ne yapacaklarını bilen ve halktan destek alan bir muhalefet grubu var. Yeni yılda tüm muhalefetin başta Demokrasi ve Hukuk cephesi olarak genişlemesi halinde düzen değişikliğinin olması kaçınılmazdır. Yeni yıla yeni umutlarla giren halkımızla yeni yılda yine bu köşede ve sosyal medyada buluşmaya devam ediyoruz.

Tüm okurların ve dostların yeni yılda sabırlı sağlıklı ve umutlu olmasını diliyoruz…