CHP SARIYER BELEDİYE MECLİS ÜYESİ A. ADAYI HATİCE ALTAŞ: AYAZAĞA’DA MECLİS ÜYELİĞİ GÖREVİNİ YÜRÜTEN ARKADAŞLARI TANIMIYORUM

Gazetemize açıklamalarda bulunan CHP Sarıyer Meclis Üyesi Aday Adayı Hatice Altaş, “Kadınların bazı noktalarda kendilerini gösteremediklerini gördüm. Bu siyasette daha da var olan bir durumdur. Bu nedenle, Ayazağa Mahallesi’nden meclis üyesi aday adayı oldum.” dedi.

Altaş, “Bu konuda çevremden çok destek aldım. Ayazağa’da birçok şey eksik durumdadır. Projeler hep yarım kalmış haldedir. Özellikle gençler ve de çocuklar için hiçbir faaliyet yok. Ailelerin çocuklarına sosyal aktivite olarak sunacağı hiçbir alan yok. Gençler iş bulamıyor. Bu yüzden de kötü alışkanlıklara yöneliyorlar. Okullarda çok eksikliklerimiz var. Okuldan erken çıkan çocuklarımızın kurs eğitimi alması gerekiyor. SAGEM gibi kuruluşlarımızın daha etkin olması gerekiyor. Orada bulunan öğretmenlerizin daha aktif olması gerekiyor. Kreşimiz var ama doksan çocuk bile sığmaz oraya. Daha büyük bir kreşe ihtiyacımız var. Bu konuda belediye desteğinin mutlaka olması gerekir.

TEK KADIN ADAY BENİM

Kadınların sosyal aktivite alanları yok. Gidebilecekleri hiçbir alan yok. Ayazağa’da meclis üyesi aday adayı olarak tek kadın aday benim. Kadınların sesi olmak istiyorum; çünkü buradaki kadınlar geri plana itilmiş durumdadırlar. Çoğu ev hanımıdır. İçlerinde çalışanlarda var ama yeterli değil. Ev hanımlarına sosyal aktivite ortamı sağlamalıyız. Onları evlerine hapsetmemeliyiz. Kadınlara kültürel anlamda, sosyal aktivite anlamında bir yer yapmalıyız. Onları bu hayatın içine katmalıyız. Çünkü geleceği yetiştiren onlardır. Mesela kültürel anlamda buradaki kadınlarımız çok geri bırakılmıştır. Kitap okumaktan, bilimden çok uzaktalar. Kadınlarımıza iyi eğitim sağlamalıyız. Bunu da, kurs yoluyla sağlayabiliriz.

Türkçe’yi iyi konuşamayan kadınlarımız var. Bu kadınlarımızı Arapça kurslarına yönlendiriyorlar. Burada birçok Arapça kursu var. Bizimde buna karşılık kadınlara Türkçe’yi, kurslar açarak öğretmemiz gerekir. Bizim dilimiz Türkçe’dir. Sahip çıkmamız gerekir. Ayrıca bu insanlar kendi çocuklarını sübyan okullarına gönderiyorlar ve burada çocuklara Arapça öğretiyorlar. Onlarda artık küçük yaşlarda öğrendikleri için, Türkçe’yi unutur hale geliyorlar. Yani hem çocuklarına, hem de kendilerine bunu yapıyorlar. Aydınlık bir gelecek yetiştirebilmemiz adına çok çalışmalıyız.

 AYAZAĞA’DA BELEDİYEMİZ YETERSİZ KALDI

Burada çokça gönüllü öğretmenlik yapmak isteyen arkadaşlarımız var. Her akşam iş çıkışlarında derneklerimize gelip bizlerle sohbet ediyorlar. Bundan büyük bir kıvanç duyuyoruz. Bu arkadaşlarımızın belediyemiz ile birlikte koordineli hareket etmesini sağlamalıyız. Bunu sağlayacak olan da, Ayazağa’da bulunan meclis üyeleridir. Ancak burada meclis üyeliği görevini yürüten arkadaşları tanımıyorum. Bizlerle tanışsalardı bile, onlara sunacağımız projelerimizi desteklemezlerdi diye düşünüyorum. Çünkü onların desteklediği kesim çok farklıdır. Birlik olmamız gerekirken, bizi bölüyorlar. Biz bölücü değiliz. Biz, bütünleyici bir toplumuz. Öyle bir gelenekten geldik. Atatürkçüyüz. Onun ilke ve inkılapları doğrultusunda hedeflerimizi gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Gençlerimize ne tür kazanımlar sağlayabiliriz, onları düşünüyoruz. Mesela, burada güzel bir ormanımız var. Bu alana koşu parkurları, piknik alanları yapılabilir. Gençlerimizi buralara çekebiliriz. Ama bunu da gerçekleştiremedik maalesef. Genel anlamda belediyemiz Ayazağa’da yetersiz kaldı.” ifadelerini kullandı.