Hasan Saim Öztürk: Siyasal tercihlerin yoksullaşmadaki rolü

Halkımızın son dönem karşılaştığı ekonomik sorunların ve sonuçlarının nedenleri üzerinde düşünmenin zamanı geldi de geçti bile… Popülist yaklaşımlarla toplumu uçuracaklarını ve refaha boğacaklarını seçim vaatlerine konu edenlerin yatsı zamanı geldiğinde foyalarının çıktığını görenler, pişman olsalar da, sonuç değişmiyor. Bir ülkeyi yönetenlerin ekonomik konularda yaptıkları uygulamaların sonuçları uzun süre saklanamaz. Her programın ve projenin uygulanması mutlaka bir finans kaynağına dayalıdır. Toplanan vergilerle alınan uluslararası borçlar yatırımların ve projelerin realize edilmesinde kullanılır. Kaynakların halkın hangi öncelikleri ve gereksinimleri için kullanıldığı iktidarların rengini belli eder. Alınan sonuçlara göre kaynaklar halkın gerçek ihtiyaçları ve refahı için mi kullanılmıştır,
yoksa göz boyama ve birilerine kar sağlamak için mi? Bunu gizlemek eşyanın tabiatına aykırıdır…

***

Kaynakların ülke kalkınmasına katkı sağlamayan ve bir süre sonra atıl kalan pahalı gösterişli projelere harcanması ve bu projelerin kuvveden fiile geçirilmesi yanında bir de pahalı, rekabetten uzak ve şaibeli olması ya da yolsuzluklara çanak tutması işin bir başka yönüdür. Hem gereksiz ve zamansız önceliği olmayan konularda imalatlar yapılması, hem yolsuzluklarla birilerine haksız kazanç sağlanması ekonomiye verilen zararın katlanarak büyümesine neden olur ve bu
olumsuzluğu hiçbir toplum kolay kolay kaldıramaz. Bu tür davranışlar özellikle sermaye sınıfının çıkarlarına hizmet eden ve emeği sömüren iktidarların işidir.

***

Geleceğin oluşması muhtemel iktidarlarından beklenen kamunun ve halkın kaynaklarını insanın refahı ve insanca yaşamasını esas alan projelerde ve önceliklerde kullanması, bunun için planlı, açık, şeffaf, denetlenebilir hukukla uygun yöntemleri uygulaması, yetimin kuruşunu hırsızlara kaptırmayacak önlemleri almalarıdır. Halka ve seçmenlere
düşende popülist vaatlere inanmadan geçmişi temiz, yaşam biçimi sırıtmayan, toplumu kucaklayan, akraba, yandaş, hemşehri kayırmayan, liyakate önem veren dürüst ve ahlaklı siyasetçileri iş başına getirmeleridir. Peki onları nasıl buluruz. Halk arasında “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz, şahsın görünür rütbei aklı eserinde” sözü meşhurdur…

***

Geçmediğiniz yollar, köprüler, uçmadığımız çöken havaalanları milletin sırtına yüklenmiş, pahalı imalatları kim yaptı ve
size yoksul bıraktıysa onu değerlendirin, tercihinizi ona göre yapın derim. Taşın altına elinizi sokmaktan ve dayanışmadan kaçınmamanızı öneririm. Yalnız olursanız sizi daha çabuk avlarlar…