Connect with us

Siyaset

ERDOĞAN: BİZ ARTIK VEREN ELİZ, ALAN EL DEĞİLİZ

Published

on

blank
Ataşehir’de bayram namazını kıldıktan sonra konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriyeli mültecilere vatandaşlık verilmesi konusundaki tartışmalara değinerek, “Bu konuda Suriyeli mültecileri kamplarda ağırlamak, veyahutta onları değişik vilayetlerde birçok şartlarda ağırlamaktan öte, bu insanların içerisinde kalifikasyonu yüksek çok insanlar var. Ve bu insanları biz ülkemizde değerlendirme imkanına sahibiz.”dedi.
Ataşehir’de bayram namazını kıldıktan sonra konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriyeli mültecilere vatandaşlık verilmesi konusundaki tartışmalara değinerek, şunları söyledi:
“Bu konuda Suriyeli mültecileri kamplarda ağırlamak, veyahutta onları değişik vilayetlerde birçok şartlarda ağırlamaktan öte, bu insanların içerisinde kalifikasyonu yüksek çok insanlar var. Ve bu insanları biz ülkemizde değerlendirme imkanına sahibiz. Üstelik değerler noktasında, ortak değerlerimiz olan bu insanlardan hem biz istifade ederiz, hem de onların insani olmayan koşullarda yaşamasını ortadan kaldırmış oluruz. Onun için Kilis iftarında, daha sonra konuşmamda ifade etmiştim. Yani biz artık veren eliz Alan el değiliz . Dolayısıyla hem veren el olan, hem de kardeşlik duyguları çok yüksek olan bu milletle, bu halkla bu şekilde bir adımı atmak, ülkemizin bana göre kalifikasyon noktasındaki gücünü, bu tür insanları, bu tür çadır kentlerde veyahuttu konteynırlarda, ilkel yerlerde onlara ev sahipliği yapmayı, bunu doğru bulmadık. Bunun bir çok kez hükümetimizle de değerlendirmelerini yaptık. Böyle bir adımın atılması için de, her türlü tedbiri alarak, bu adımları atmayı uygun buluyoruz. Dikkat ediyorum, bunların içinde kalifiye olan bir çok insana Batı ülkeleri kapılarını açıyor, ama sayılar tabi çok düşük. Biz tabi kapıları açmayınca bunlar oralara gitmek durumunda kalıyor. Ama biz bunu çok daha dikkatli bir şekilde; hatta hatta belli illerimizde, organize sanayi bölgelerinde olsun, biz bunu çok daha dikkatli bir şekilde, oluşan yerlerde bunların bilgilerinden, bunların insan olarak gücünden, hem biz istifade edeceğiz, hem de onlar bu tür sıkıntılı yaşam koşullarından kurtulmuş olacaklar diye düşünüyorum.”

 

Click to comment

Bir Cevap Yazın

blank
blank
blank
blank